Yine bir misafir yazı. Ebu Harras ismiyle bana maille ulaşan arkadaşımızın çalışma notları. Olduğu gibi yayınlıyorum. Notların bitiminde benim de bir iki kelamım olacak.

Not: Lütfen sosyal medyada çalışmalarınızı heba etmeyin. Eskiden forumlar vardı. Bu forumların veritabanları forum sahiplerine ait idi. Sonra birileri bu forumlarda biriken bilgilerden tedirgin olmuş olacak ki “sosyal medya”yı icat etti. Sosyal medya size anında cevap, beğeni, anında bildirim gibi ambalajlı keyifler sunarak su üzerine yazı yazmanızı teşvik eder. Sosyal medya sayesinde çok değerli çalışmalar yok oldu gitti. Adeta yanan Babil Kütüphaneleri…Bu sebeple -elimden gelen bu- Kuran çalışırlarının çalışma notlarını yayınlıyorum. En azından bu çalışmalar uçup gitmesin.

MA MELEKET EYMANİKUM ÇALIŞMA NOTLARI (EBU HARRAS)

Elinde Türkçede;Memleket ,kontrol alanı , sınırlar , Melek-Meleke(kontrol aracı-organı)

KONTROLÜ DIŞINDA ,iRADESİ DIŞINDA -İSTEMSİZCE-ELİNDE OLMADAN İNSİYATİFİ DIŞINDA !!! DEMEKTİR !! Başındaki ma (مَ ) ekini kaldırırsanız , iradesi dahilinde,kontrolünde anlamına gelir.

Bu iki kelimeden oluşan cümleyi ayetlerde “cariye” diye çevirmişler ve Hem Allah’a hem Peygamber’e büyük iftira atmışlardır !!!

CARİYE DİYE ÇEVİRDİKLERİ AYETLERİN GERÇEK MEALLERİ ŞÖYLE OLMALIDIR ;

Azıtmayalım ve sosyal olarak birbirimize ihtiyaç duyabilelim diye İnsanlar arasında rızkı eşit paylaştıran ama eşit dağıtmayan Allah’ın (CC) rızkımızdan infak yapmamız için yapılan bir uyarıdır.Rızık konusunda herkes eşit hak sahibidir..İnfak yapmayan ahirette müflislerden ((iflas eden) ) olacaktır !! Herkese eşit dağıtılsa idi kimse kimseye ihtiyaç duymaz ve sosyal hayat ve ilişki diye bir şey olmazdı !!

Ve Allah, rızıkta kiminizi kiminize fazla kılmıştır. Peki bu rızkı kontrolü elinizde olmayan iradenin üzerine kim çıkartabilir ? Bu konuda eşittirler ! Allah’ın nimeti ile mücedale mi edecekler ? NAHL71

Allah cc size kendi nefsinizden örnek veriyor ; sizin için verdiğimiz rızık konusunda,sizden gelir seviyesi düşük ama hak konusunda sizinle eşit olanlar ile İradenizin dışında aynı seviyeye gelmekten korkuyorsunuz kendi canınızı kaybetmekten korkar gibi… RUM 28 Bu ayette önceki sayfadaki NAHL 71 e atıf vardır.

Evlenmeye imkân bulamayanlar, Allah kendilerini lütfundan zenginleştirinceye kadar sakınsınlar. kontrol ve iradesi dışına evlenemeyip bu durumda olanların durumuna kitapta yazı-ruhsat arayanlar ,(yani maddi destek olmayıp ta akıl verenler!!) Allahın onlara verdiği zenginliklere kıyıp ta evlenemeyenlere destek olsalar daha hayırlı bir iş yapmış olurlar.sakın ! gücünüz yok diye dünya hayatında malınız bölünmesin diye kendi öz kızlarınızla evlenerek onları fuhşa zorlamayın.kim de kızını buna zorlarsa ,(mağdur edilen kız için) Allah suçları örtendir şefkatlidir NUR 33 “burada Nisa 23 e atıf yapıyor..kendi anaları ile kendi kızları ile evleniyorlardı !!”

Mahrem yerlerini korurlar . Eşleri yanında veya kontrolleri dışındaki durumlar dan sorumlu tutulmazlar. MÜMİNUN 6 erkek istemeden haram bir obje gördü veya kadın maximum önlemini aldığı halde elinde olmadan rüzgardan eteği bacağına yapıştı ve bacak hatları belli oldu..vs gibi bunlardan sorumlu olmaz.

Peygamber hanımlarının; babaları, oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kadınlar ve maruz kaldığı kontrolü dışındaki istemsiz durumlar a karşı sorumluluğu yoktur. Allah’tan sakının, çünkü Allah her şeye şahiddir AHZÂB / 55

Evde bu kadar kadının ve çocuğun arasında birliğin ve düzenin kontrolünüz dışına çıkacağından mı korktunuz..o zaman sayıyı minimuma (1 e) düşürün !! NİSA 3

Ey iman edenler , Bluğa ermemiş olup kontrolünüz-iradeniz altında olanlar sabah namazından önce, öğle sıcağında soyunduğunuzda ve yatsı namazından sonra yanınıza gireceklerinde üç defa izin istesinler. Bunlar, sizin açık bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında birbirinizin yanına girip çıkmakta size de, onlara da bir sorumluluk yoktur. Allah size ayetlerini böylece açıklar. Allah bilendir, Hakim’dir.NUR 58.. Çocuklarınız ergenlik çağına girince de evvelce (Nur 58 deki gibi) nasıl izinle yanınıza geliyorlarsa gene öylece (büyüyünce de) izin alsınlar. Allah, delillerini böylece açıklamadadır size ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.NUR 59

ÇALIŞMANOTLARININ SONU

BENİM ÇALIŞMA NOTLARIM:

Uzun bir süredir Kuran’da geçen “MA” ların meallenmesini inceliyorum.

Yukarıdaki notlar benim açımdan oldukça faydalı oldu.

Özellikle Nur 58.

Ayetin başındaki “elleżîne meleket eymânukum” nasıl mealleniyor bakalım:

Sağ ellerinizin malik olduğu ….

Ellerinizin altında olan köle ve cariyeler…

Hizmetinizde bulunanlarla…

emriniz altında çalışanlar ….

Bu ayete “köle ve cariye” diyenler “sağ elinin malik olduğu” olarak mealledikleri ifadeyi bir kez daha mealleyerek (ifadeyi adeta çizip) üzerine duruma göre köle, duruma göre hem köle hem cariye, duruma göre ise sadece cariye yazmışlar. Bu konudaki meal çelişkilerini eski yazılarımda göstermeye çalışmıştım.

Şimdi bir aşama ilerledik.

Teknik olarak bakalım:

“Meleket” sahip oldukları demek ise, “eyman” da elleri demek ise;

Meleket eyman, literal çeviri ile : Eymanlarının meleket olduğu, eymanın  meleket olduğu demek.

Peki, “MA MELEKET EYMAN”  ne demek?

Meleket eyman : emriniz altında çalışanlar

Ma meleket eyman:  emirleri altındakiler (Edip Yüksel Meali)

Hiçbir mealde, MA’nın bir etkisi yok. Ma’yoksa da aynı anlam, MA varsa da aynı anlam…

Sorarsanız siz Arapça bilmiyorsunuz cahilsiniz diye bir kamyon hakaret ederler…

Tüm meallerde bu “ma”ların ilgi zamiri olduğunda (İngilizce : realive pronoun) ittifak var.

Peki bu “MA”ların bazıları ya da hepsi ya olumsuzluk ekiyse?

Çünkü Kuran’da bazı “MA”lar tıpkı “LA”lar  gibi olumsuzluk eki olarak  çevriliyor.

İleride bu konuya kapsamlı olarak değinmeyi planlıyorum.

Saygılar…