Sözü dinle en güzeline uy!

Sözü dinle en güzeline uy!

Kuran okuyorsanız elçilerin ve beraberindekilerin kendi toplumlarının “azınlıkta kalan” kesimi olduğunu keşfedersiniz. Bu, “her azınlıkta kalan haklıdır” demek değil; konuyu oraya getirmeyeceğim. Ama şu bir gerçek ki  elçiler kalabalıkların tutunduğu kabulleri hep sorgulayan, yanlışları bulan ve mücadele eden taraftalar. Sadece bunu günlerce hatta bir ömür boyu  düşünüp ders almaya çalışırsak bence Kuran okumanın beklenen etkisi büyük oranda oluşur.

Nuh Peygamber’in kıssasını düşünelim. GEMİ’ye binmeyenler “çoğunlukta”. NUH Peygamber kendisini tabiri caizse ne kadar yıpratırsa yıpratsın “kalabalıklar” kesinlikle ikna olmuyorlar. Gemiye binen çok çok az kişi. Kuran bize bunu neden anlatıyor hiç düşündünüz mü? Şöyle demek için olabilir mi? “Kalabalıkların doğru kabul ettiği şey her zaman doğru olmayabilir, azınlıkta kalan ve çılgınca şeyler söyleyenler bazen doğruyu dile getiriyor olabilir”.

9:126 Her sene, bir iki defa belalarla sınandıklarını (FİTNELENDİKLERİNİ)  görmüyorlar mı? Buna rağmen ne tevbe ediyorlar, ne de öğüt alıyorlar. (geleneksel irdelenmemiş hakim çeviri)

FİTNE, eğri ile doğruyu ayırmak demek kabaca. Yani biz sürekli FİTNELENİYORUZ. Bize sürekli “gemiye bin ya da boğul deniliyor. Ya biz ne yapıyoruz?

39:18 Onlar ki, sözü dinler de en güzeline uyarlar. İşte bunlardır, Allah’ın kılavuzladıkları; işte bunlardır, akıl ve gönül sahipleri.

Böyle konfor içerisinde konuşmak güzel;rahat. Şimdi biraz rahat kaçırma zamanı.

Şu arkadaşalar ( kendilerini tanımıyorum) kalabalıklardan farklı şeyler söylüyorlar. İçlerinde bilim adamları, doktorlar da var. Buyurun size FİTNE.

LİNK 1

LİNK 2

Sözü dinleyelim, bilgimiz yoksa “rabbim ilmimi arttır (Ta-ha 114)  diye dua edelim -ki ilim artması çalışarak olur” ve en güzeline uyalım.

9 thoughts on “Sözü dinle en güzeline uy!

  1. Emeğiniz ve yazınız için teşekkürler. Acaba zina ve fuhş kavramıyla ilgili bir çalışmanız var mı? Sitenizde bulamadım sanırım yok. Birkaç isim ( Bildiklerim Edip Yüksel, İhsan Eliaçık ve YouTube’dan birkaç isim.) zina sadece evli ve bekar arasında olur diyorlar, iki bekar anlaşmışsa zina olmaz diyorlar. En basitinden Google’dan bakınca da böyle yazıyor. Ama önemli olan Kur’an ne anlam vermiş. Nisa 34’te nüşuz yani fuhşun cezası var demek ki zinayla aynı anlama gelmiyor. Nüşuza fuhş anlamını Ramazan Demir’in Nisa 34’deki verdiği anlamlara dayanarak haklı bulduğum için verdim (nüşuz oturulan yerde kalkmak, kalkılan yerde oturmak. Fuhş ise aşırılık, ölçüyü aşmak). Bu konularda pek bir araştırma bulamadım. Herkes her ayete direkt zina anlamı vermiş ve zinaya iki bekarın ilişkisini de kabul etmiş ama neye dayanarak olduğunu bulmak lazım. Benim gördüğüme göre de evlilerle alakalı nisa 34 hariç ama fuhşiyata sadece zina girmediği için bilemedim. İffet, zina, fuhş, fecr ayrı ayrı araştırılması gereken konular. Elimden geldiğince ve zaman buldukça araştırma yapıyorum ama Arapça gerekiyor elbet. Araştırmanızı görmek isterim. Allah ilmimizi arttırsın.

    1. “Eşleri veya sağ ellerinin altında olanlar dışında ferçlerini korurlar” ifadesi bekarların zinasının da zina olduğunu gösterir (hatta fiziksel anlamda elleriniz de bu kapsamın dışında olduğu için elle tatmin de yasaktır ama yukarıdaki yorumculardan yine bir kaçı bunu göremiyor veya görmezden geliyor). Bu yorumcuların hepsini dinlemedim ama içlerinde “sağ ellerinin altında” olanların sevgili ve hatta tek gecelik ilişki olduğunu söyleyenler var. Bunun böyle olmadığını da sağ ellerinin altında olanlar ifadesinin geçtiği bütün ayetlere baktığınızda kolayca anlarsınız. Yani Kuran’ı okumaya “üşenen” kalabalığa modernizmle yaralanmış gönüllerinden geçen saçmalığı “aha Kuran bu” diye anlatıyorlar. İslam düşmanı ateistler de aynı yöntemi izliyor, “bulduğunuz yerde öldürün”ü önünü arkasını makaslayıp masaya koyuyorlar. Okuma özürlü bir toplumda çok etkili bir dezenformasyon yöntemi. Yutub’un ötesindeki internette deniz derya var. İnternetin de ötesinde dergiler ve kitaplardan oluşan yazılı bir okyanus var. Evin önündeki çamurlu birikintiyle yetinmeyin, açılın. Allah çağırana yardım eder.

      1. Hocam ayete elle tatmin açısından hiç bakmamıştım. teşekkürler. peki muta nikahı hakkındaki görüşünüz nedir?

        1. Sizin fikriniz nedir?
          4:20 Bir eşin yerine başka bir eş almak isterseniz, onlardan birine yükler dolusu vermiş olsanız bile, artık ondan hiçbir şeyi geri almayın. Onu karalayarak ve apaçık suç işleyerek mi alacaksınız?
          4:21 Nasıl alırsınız? Çünkü birbirinizle kaynaşmıştınız (Ar. efda) ve sizden kesin (Ar. galiz, güçlü, ciddi) söz almışlardı.

          Elmalılı efda’yı birbirinize karıştınız diye çevirmiş. İlişkiye girmek diye çeviren var. Bekaret bozmak deyiminde de kullanılıyor. Bu durumda kısa süreli bir söz verilmediği belli. Buna gerek de olmamalı. Çünkü;

          30:21 Dirlik bulmanız için, kendi benliklerinizden sizin için eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet yerleştirmesi de onun ayetlerindendir.

          Demek ki sevgi sonradan oluşuyor. Önce bir deneme yapayım beğenirsem alırım demek doğamıza aykırı olmalı. Oldu da kimse kimseyi beğenmedi, insan gibi, kırıp dökmeden ayrılırlar. Kuran evlenmeye de ayrılmaya da zorluk koymamış. İnsanlar ikisini de olanca güçleriyle zorlaştırıyorlar, sonra zorluğun çevresinden dolanmak için türlü kurnazlıklar arıyorlar.

  2. Ehli Sünnet inancına tabii iseniz, Mümin değilsinizdir. Kur’an’a saygınız varsa, hadisleri sorgulayarak incelersiniz. Şu yazılarımı lütfen okuyun. Bir zamanlar bende sizin gibi ehli sünnet inancında idim. Sonra Rabbim beni Kur’an ile tanışırdı. İyi günler.

    https://kuranyeter19.blogspot.com/p/hadislerdeki-din.html

    https://kuranyeter19.blogspot.com/p/isid-ve-hadisler.html

    https://kuranyeter19.blogspot.com/p/sunnilik-dini-ve-kurandaki-din.html

  3. “Nuh Peygamber’in kıssasını düşünelim. GEMİ’ye binmeyenler “çoğunlukta”. NUH Peygamber kendisini tabiri caizse ne kadar yıpratırsa yıpratsın “kalabalıklar” kesinlikle ikna olmuyorlar.” (SORGULAMADAN SIVI OLANLAR)
    “Gemiye binen çok çok az kişi.” (SORGULAYIP OLMAMAYI SEÇENLER)
    “Kalabalıkların doğru kabul ettiği şey her zaman doğru olmayabilir, …”(HERKES SIVI OLUYOR)
    “……azınlıkta kalan ve çılgınca şeyler söyleyenler bazen doğruyu dile getiriyor olabilir”.(KÜRESEL ÇETENİN PLANLARI BUNLAR)

aslı için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


*